Türk Yıldızları
Türk Yıldızları
Türk Yıldızları
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Ne Mutlu Türküm Diyene
 
AnasayfaKapıGaleriLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 Haram Lokmanın Hikayesi

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Mareşal
Forum Kurucusu
Forum Kurucusu
Mareşal


Mesaj Sayısı : 293
Kayıt tarihi : 21/03/10
Nerden : Türkiye

Haram Lokmanın Hikayesi Empty
MesajKonu: Haram Lokmanın Hikayesi   Haram Lokmanın Hikayesi I_icon_minitimePerş. Haz. 24, 2010 11:46 am


Haram Lokmanın Hikayesi Icon13
Haram Lokmanın Hikayesi






Mezhep imamımız îmam-ı A'zam
hazretlerinin babası Numan bin sabit hazretleri gençliğinde bir gün ark
kenarında abdest alıyordu. Tam abdest almaya başlayacağı zaman ark
sularına kapılıp gelen bir elma gördü. Elmayı nereden geldiğini ve haram
veya helal olup olmadığını düşünmeden bir defa ısırdı. Hikmeti ilahi o
ana kadar elmanın ne olduğunu düşünmeyen Numan, hemen hata ettiğini ve
mutlaka elmanın sahibini bulup helal ettirmesini lazım geldiğini
düşündü. Abdestini alıp namazını eda ettikten sonra suyun- geldiği
tarafa doğru gitmeye başladı. Elma elinde olduğu halde araya araya
elmanın düştüğü bahçeyi ve sahibini buldu.

Bahçenin sahibine meseleyi anlatıp elmayı, yanlışlıkla ısırdığını ve
hakkını helal etmesini istedi, İmam-ı Azam hazretlerinin babasının bu
hareketi, elma sahibinin dikkatini çekmişti; Hakkını helal
edemeyeceğini, hakkını helal etmesi için bazı şartları olduğunu söyledi.
Nu'man hazretleri ne isterse yapacağını, yeter ki hakkını helâl
etmesini isteyip şartının ne olduğunu sordu. Elma sahibi de, hakkını
helal etmesi için iki sene bahçesinde çalışması lazım geldiğine ve
kendisine iki yıl hizmet etmesinin şart olduğunu söyleyince, Nu'man
hazretleri çaresiz kalmıştı; ahirette ceza çekmektense bu dünyada bir
şahsa iki sene hizmet etmek daha iyidir diye düşündü ve şartlarını kabul
ettiğini söyledi.

Nu'man hazretleri, bir elmayı yanlışlıkla ısırdığı için elmanın
sahibine iki sene hizmet etmiş ve adamın işinde canla-başla çalışmıştı,
iki sene dolduktan sonra adama; zamanın dolduğunu ve artık hakkını helâl
etmesini istediğini söyleyince, adam, «yine helal etmiyorum, benim bir
kızım var onunla evlenirsen ancak o zaman helal ederim» dedi.

Hazreti Nu'man :

«Olur» dedi. Adam yalnız kızının kusurlu olduğunu, elinin çolak,
gözünün kör, ayağının topal, başının kel, kulağının sağır ve ahlas
olduğunu söyleyip, iyi düşünmesini ve sonra pişman olmamasını söyledi.
Hazreti Nu'man yine düşündü taşındı «ahirette ceza çekmekten iyidir»
deyip kızla evlenmeyi de kabul etti...

Adam hazreti Nu'man'a vermek için kızının büyümesini beklemişti...
Düğün yapıldı, nikâh kıyıldı, zifaf gecesi hazreti Nu'man'a gelinin
olduğu odayı gösterdiler. Nu'man hazretleri içeriye girip içerde
kendisine söylenen evsafta bir kızın bulunmadığını görünce bir yalnışlık
olduğunu zannederek hemen dışarı fırladı ve durumu öradakilere anlattı.
Çünkü içerde kayın pederin söylediğinin aksine her a'zası yerinde genç
ve güzel bir kız kendisini karşılamıştı.

Kayınpederi bir yanlışlık olmadığını söyleyerek meseleyi şöyle
anlattı:

«Benim kızım kördür, daha harama bakmamıştır. Sağırdır haram
dinlememiştir. Topaldır gayri meşru yolda yürümemiştir. v.s.» diye
sayıp, «senin hanımın o içerde bekleyendir Allah mes'ut etsin» dedi.

Daha sonra seneler geçip bu evlilikten İmam-ı A'zam dünyaya geldi.
Annesi İmam-ı A'zam'ı hocaya okuması için teslim etmişti, İmam-ı A'zam
unvanına kavuşan o zaman henüz üç yaşında bulunan Sabit üç günde
Kur'an-ı Kerîm'i hatmettiği zaman annesi:

— «Ah oğlum baban o elmayı ısırmasa idi sen bir günde hatmedecektin»
buyurdu.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://turkyildizlari.forummum.com
 
Haram Lokmanın Hikayesi
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Türk Yıldızları :: Tarih Köşesi :: Sahabeler Tarihi-
Buraya geçin: